Grid

GRID_STYLE

Classic Header

{fbt_classic_header}

Header Ads

//

Canlı Akış

latest

Allah Arş'tadır diyenler, Arş yokken Allah neredeydi

Siz, “Allah mekândan münezzehtir, hiçbir mekânda değildir.” deyince, size şöyle derler: “Allah Kur’an’da arşta olduğunu söylüyor. Sen ...







Siz, “Allah mekândan münezzehtir, hiçbir mekânda değildir.” deyince, size şöyle derler: “Allah Kur’an’da arşta olduğunu söylüyor. Sen ayeti inkâr ettin, kâfir oldun.” İşte onlar böyle diyorlar. Onlara göre, Allah’ın mekândan münezzeh olduğuna inananlar kâfirdir ve ayeti inkâr etmişlerdir. Bu eserimizde Allah’ın izniyle, onların bu batıl fikirlerinin bel kemiğini kıracağız. İlk önce, Allah’ın mekândan münezzeh olması hakkında biraz konuşalım: Mekânla kayıtlı olan insanın, mekândan münezzehliğin manasını anlaması çok zordur. Bu hakikati akla şöyle yaklaştırabiliriz. Size sorsam: “Allah ezeli midir?” Elbette cevap olarak dersiniz ki: “Evet, Allah ezelidir.” Yani sonradan var olmamış; başkası tarafından yaratılmamış; bizatihi kaimdir. Şimdi şöyle sorsam: “Peki, madde ezeli midir?” Buna da cevap olarak dersiniz ki: “Hayır, madde ezeli değildir. Madde Allah tarafından yaratılmış ve sonradan var olmuştur.” Buraya kadar iki meselede hemfikiriz: Allah’ın ezeli olduğu. Maddenin ezeli olmayıp sonradan var olduğu. Şimdi size en önemli soruyu soruyorum: Allah ezeli, madde ise ezeli olmadığına göre, Allah ezelde neredeydi? Cevabınız ne olacak? Ya diyeceksiniz ki: Allah mekândan münezzehtir. Zatıyla hiçbir mekânda olmadığı hâlde, isim ve sıfatlarıyla her yerdedir. Ya böyle diyecek ve Allah’ın mekândan münezzeh olduğunu kabul edeceksiniz. Ya da Allah’a bir mekân isnat edeceksiniz. Ancak bunu yaptığınızda, o mekânın da ezeli olduğunu kabul etmek zorunda kalırsınız. Çünkü ezeli olan bir zat, sonradan var olan bir mekânla kaim olamaz. Ezeli zat, ya mekândan münezzeh olmalı ya da o mekân ve madde ezeli olmalı. Bunun başka bir yolu yok… Şimdi, Allah’ın Arş’ta olduğunu kabul eden Selefilere soruyoruz: – Arş ezeli midir, yoksa sonradan mı yaratılmıştır? Ya da şöyle soralım: – Arşı Allah mı yarattı, yoksa ezelde kendisi var mıydı? Herhalde buna cevabınız: “Allah yaratmıştır.” şeklindedir. Bu cevapla da şunu kabul ediyorsunuz: Allah ezeli, arş ise sonradan yaratılmıştır. Şimdi size ikinci sorumuzu soruyoruz: – Allah Arş’ı yaratmadan önce neredeydi? Yani hayalen şunu tasavvur edin: Ezeldeyiz; daha Arş yaratılmamış, madde yaratılmamış, kâinat yaratılmamış, Allah’ın zatından başka hiçbir şey yok. İşte maddenin ve Arş’ın olmadığı bu ezelde, Allah neredeydi? Hadi bize cevap verin… “Allah Arştaydı.” diyemezsiniz, çünkü daha Arş yok. “Allah şuradaydı” diyemezsiniz, çünkü daha madde yok. Şunu demeye mecbursunuz: Allah hiçbir yerde değildi, Allah mekândan münezzehtir. Ya bunu diyeceksiniz ya da arşa ve maddeye ezeliyet vereceksiniz. Başka bir yolunuz yok…

Hiç yorum yok